Her Gün Aynı Şeyi Yapmanın Kazandırdıkları

100 gün boyunca her gün YouTube’a bir video yükleme fikri, başta kulağa oldukça iddialı geliyordu. Ben de bu sürece başlarken tam olarak nelerle karşılaşacağımı bilmiyordum. Elbette bir amacım vardı: hem üretmek hem de üretirken fayda sağlamak. Ama bugün dönüp baktığımda, bu sürecin yalnızca dışa dönük bir üretim değil, içe dönük bir yolculuk olduğunu daha iyi anlıyorum.Her gün aynı şeyi yapmak… Evet, ilk birkaç gün heyecanla başlayan bu süreç, zamanla hayatın iniş çıkışlarıyla sınandı. Mutlu olduğum, keyifli olduğum günler kadar, kendimi kötü hissettiğim, hastalandığım, moralimin düştüğü günler de oldu. Öyle zamanlar geldi ki, telefonu elime almak hatta sesimi kayderken ağlamak istediğim anlar bile oldu. Ama işte o günlerde bile kendime verdiğim sözü tutmanın verdiği içsel tatmin, dışarıdan görülen tüm başarıların çok ötesindeydi. Zamanla fark ettim ki, bu 100 gün yalnızca bir hedef değil; bir kültür oluşturma süreciydi. Çünkü bir eylemi her gün yapmaya devam ettiğinizde, o artık gündelik hayatın doğal bir parçası haline geliyor. Bir seçim olmaktan çıkıyor, bir alışkanlığa dönüşüyor. Bugün, ne olursa olsun o videoyu çekip paylaşmam gerektiğini bilmek; zamanımı, enerjimi ve önceliklerimi tamamen farklı bir noktaya taşıdı.Her gün aynı eylemi tekrarlamak disiplini öğretiyor ama aslında o disiplinden doğan şey çok daha kıymetli: istikrar. Hatta bazen motivasyonun yerini istikrar alıyor. Çünkü motivasyon gelip geçici; bazen var, bazen yok. Ama istikrar, her koşulda yürümeye devam etmektir. Bunu 100 gün boyunca deneyimlemek, bana yalnızca içerik üretmeyi değil, aynı zamanda kendimi daha iyi tanımayı da öğretti. Bu süreçte başkalarına ilham olmayı, fayda sağlamayı çok istedim. Ancak en büyük faydayı sanırım ben gördüm. Çünkü birilerine "Sen de yapabilirsin" demeye çalışırken, aslında her gün kendime "Ben de yapabiliyorum" demeyi öğrendim. Bu o kadar güçlü bir farkındalık ki… Bir gün bile eksik yapmadan, her koşulda devam edebilmek, kendi iç gücünü görmeni sağlıyor. Ve bu içsel motivasyon, sana yeni başlangıçlar için cesaret veriyor. İtiraf etmeliyim, bu 100 günün ortalarında sık sık şöyle dedim: “Bu biter bitmez bir daha asla böyle bir şey yapmam.” Çünkü zordu. Gerçekten çok zordu. Ama işte tam da sona yaklaşırken, aynı kişi olmadığımı fark ettim. Şimdi içimden geçen düşünce bambaşka: “Ben bu azim kültürünü sürdüreceğim. Belki yeni bir 100 gün, belki başka bir hedef… Ama devam edeceğim.” Bu sadece bir sosyal medya içeriği üretmek değil. Bu, her gün aynaya başka bir gözle bakmak. Her gün kendini biraz daha tanımak. Her gün küçük bir adım atarak, büyük bir değişimin parçası olmak.

Eğer sen de bir süredir bir şeye başlamak istiyor ama hep erteliyorsan, sana şunu söylemek isterim: Büyük planlara, dev adımlara gerek yok. Sadece bugün başla. Bir adım at. Sonra bir gün daha. Belki o iki gün, senin hayatını değiştiren 100 güne dönüşür. Ve bir gün dönüp baktığında, “İyi ki başlamışım” dersin.