Lipstick Index




    İçinde yaşadığımız günlerin ekonomik sıkıntıları değil de başlangıç olarak genel çerçeveden günümüz ekonomisine bakacak olursak, coronadan habersiz olduğumuz süreçlerde küresel bir ekonomik durgunluk olduğunu bunun artık net bir şekilde hissedildiğini belirtmek istiyorum. Corono bu süreci unuttursa da, öncesinde artan işsizlik oranları, ekonomi daralmalarını unutmamalıyız. Özellikle 2018'den beri tam olarak ekonomik krizin içerisinde de ne zaman o dalganın tam olarak gelmiş olacağını bekliyor durumdaydık.
        Şimdi tam hali hazırda olan ve sağlık kriziyle de birleşmesiyle bireyler kendini kusursuz fırtınanın tam ortasında buldu. Özellikle dışarıya bu kadar bağlı ve kırılgan bir ekonomiye sahip Türkiye için toparlanması zor bir sürecin içerisinde kendini bulmuş oldu. Corono süreci ve ekonomik süreç de ülkenin bireyler için yaptığı iki önemli dezavataj oldu; bu kriz sürecinde başta ki paniği ve finansal desteği bulma ve açıklama konusunda belirsizlik, beklentiler ve şişkinlikler oldu; halkın açıklanan paketlerde çok da aradığını bulamaması hayli önem taşıdı; ikinci nokta ise; bu süreçte gün geçtikçe TL'nin değer kaybetmesi olmuştur.Halk panik sürecinde ellerindeki tüm parayı nakite çevirip para tutmaya başlayarak bu daha da derinleşmiş oldu.
        Bu dezavantajlarının ve sağlık kriziyle birlikte arz ve talep şoklarının görülmesi yani üretilen çoğu ürünün hammaddesinin ya da yarın mamul maddesinin Çin'den geliyor olması ve Çin'in ekonomisinin durması arz şoku yaşatırken; beklenenden fazla taleplerde diğer talep şokunu oluşturmuştur.
Bu yaşanılan ülke ve global çaplı krizlerin halkın yani bizzat üreten ve tüketen gruplarda ki davranışsal etkileri nasıl oldu? Hepimizin bildiği ekonomi temel taşlarında olduğu gibi insanlar gerçekten rasyonel davranıp, kendilerine en maksimum fayda sağlayacak şeyleri mi tükettiler? yoksa psikolojik, davranışsal dürtüleri onları korkularıyla ya da sırf küçük mutlukları için rasyonel olmayan davranışlara mı itti?
        Sorunun daha anlamlı bir çözüme ulaşması için ekonominin geçtiği önemli krizlerden biri olan 1929 Buhranından bu yana dayanan hatta 2000 yıllardan bu yana var olan, lipstik indenksi. minik ama ulaşılabilir keyif veren ürünleri talep etmesi sonucunda ortaya çıkmıştır. Ortaya çıkan bu endeks, özellikle kadın ve gençlerin kitlesel ekonomik davranışları olarak bilinmektedir. Devam eden yıllarda 2008 kriz sonrasında biraz daha bu sektörde çeşitlense de dürtü temel de daha büyük, ulaşılamayacak mutluluklar yerine fazlada önemli olmayan ama bunun tersi olarak haz ve mutluluk veren ürünlere yönelme olmuştur.
        Bu süreçte görülen lipstik indeksi ve davranışsal ekonomiyi baz alarak bir sonuca varmak gerekirse; bireylerin rasyonel olmadıklarını ve alış veriş yaparak aslında süreci ve hayatı kontrol altında tutmaya çalışma çabasıdır. 


Yorumlar

Popüler Yayınlar